BİRLİKTE BEREKET VARDIR: CENAZE ve TAZİYE (52) YEMEĞİ

Sayın hemşerilerim,

Köyümüz ve köylümüz için önemli gördüğüm bazı konuları sizlerle paylaşmak istiyorum. Toplum olarak beraber hareket etme bilincimizde doğru bildiğimiz YANLIŞLARIMIZDAN kurtulmamız gerekiyor. Bunun için bazı adet, gelenek, görenek ve davranışlarımızdaki yanlış uygulamalarımızdan bahsetmek istiyorum:

       1- CENAZE YEMEĞİ : "CENAZE SAHİBİ (EVİ) YEMEK VERMEZ." Konya müftülüğünden ve değerli hocalarımızdan aldığımız bilgilere göre yüce dinimiz İSLAM bu hususta ne söylüyor ona bakacağız. 

"CENAZE DEFNEDİLDİKTEN SONRAKİ ÖĞÜNE DENK GELEN VAKİTTE YEMEK GÖTÜRÜLEREK CENAZE EVİNE VERİLMELİDİR."yönünde görüş birliği vardır. Yani, yemeğin cenazeye katılanlara verilmesi gibi bir husus yoktur.

       Ancak, günümüz şartlarında cenazelerimize uzaktan gelerek katılan misafirlerimizin açlıklarını bir nebze YATIŞTIRMAK için cenaze defnedildikten sonra iki dilim (yarım) etliekmek ve bir ayran dağıtılmasının uygun olacağı düşünülmektedir. Bu uygulama geçiş süreci kapsamında belirli bir süre devam ettirilecektir. Ancak bu süre sonunda İSLAM'ın kurallarına uygun olarak yemek sadece cenaze evine verilecektir.

       Cenaze evine yemek yemeye değil, acıyı paylaşmaya gittiğimizi unutmamalıyız. Cenaze evinde bu şuur ve bilinçle hareket etmeliyiz. Sanki düğün evindeymiş gibi "Aç kaldık, etliekmek yok mu? Ayran bitti mi?" gibi hoş olmayan ifadeleri kullanmaktan uzak durmalıyız. Vefat eden kişinin 18 yaşından küçük çocuğu varsa ve bu cenaze yemeği verasetten gelecek paradan ödeniyorsa HARAMDIR. Bu nedenle yemek adedi herkese eşit olarak getirilecektir ve arttırma düşünülmemektedir. Böylelikle aynı zamanda yemek yarışını önlemiş, maddi yükü hafifletmiş olacağız. Bundan sonraki ilk uygulamalarımızda ufak tefek hatamız, kusurumuz olursa sizlerin HOŞGÖRÜ ve AFFINIZA sığınıyoruz. 

       2- TAZİYE (52) YEMEĞİ : Yüce dinimiz İSLAM'da böyle bir uygulama yok. Konya müftülüğü ve değerli hocalarımız tamamen uydurma ve hurafe olduğunu söylüyorlar. Peki uygulama nasıl olmalı?

       Vefat eden kişinin arkasından gönderilecek en güzel şey DUA, HAYIR ve HASENAT'dır. Cenaze sahipleri kendilerince uygun oldukları bir zamanda 10-15 kişiyi davet ederek hatim indirip, bundan hasıl olan sevabı önce peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) olmak üzere bütün geçmişlerinin ruhlarına hediye edebilirler. Cenaze sahipleri hayır ve hasenat için bir bütçe ayırmışlarsa, en yakın akrabalarından başlamak üzere fakirlere dağıtabilirler. Benim akrabalarımdan veya çevremde verebileceğim fakir kimse yok diyorlarsa, o zaman maddi olarak zor duruma düşmüş kimselere emanet olarak belirli bir süre için verebilirler. Süre sonunda alıp başka birine yine emanet olarak vererek bu durumu fakir buluncaya kadar devam ettirebilirler. Bu hususun hısım-akraba, eş-dost, komşu-arkadaş ve köylülerimiz arasında önemli bir açığı kapatacağına inanıyoruz. 

       Çevremizdeki insanlara "Annesinin-babasının yemeğini veremedi." diyerek TOPLUM BASKISI oluşturmaya, zan altında bırakmaya, maddi durumu yeterli olmadığı halde "EL NE DER" diye herkesi davet ederek yemek vermek zonunda bırakacak davranışlardan uzak durmalıyız. 

       Bu durumlara hassasiyet göstermenizi önemle rica ediyor, iyi bayramlar diliyorum. 

• BİRLİKTE BEREKET VARDIR: CENAZE ve TAZİYE (52) YEMEĞİ

• ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞINA